Gerçek baldan tatlıdır!

Elinizde birçok seçenek varsa, hakikat aralarında size en anlamsız gelendir.

Gerçek, inanılması güçtür, elinizdeki en acımasız seçenektir, uygulaması en zor görev, verilmesi en güç karardır. En kötü ihtimaldir.

Kabul edemesen de için için bilirsin onu. Ama gönül, en iyi seçeneğin başa gelmesi için yalvarır, o olmasın diye umutla beklersin.

Hakikat, o kalabalık arasında pis pis sırıtır. Büyük bir soğukkanlılıkla, işinin ustası bir kötü adam gibi sahneye çıkma zamanını bekler.

“Sen o zaman görürsün!” ifadesiyle bekler… Vakit gelip kapıya dayandığında, en sevdiği cümleyi söyler: “Evet, ben demiştim!”

En olmaması gereken, en zamansız gelen, en akıl almaz ve en akılda kalıcı şeydir gerçek.

Kaçılmaz, saklanılmaz, işin kötüsü zevk de alınmaz…

Bazen öyle vurucu olur ki… Ömrün Big Bang’le tanışır. Hayat yeniden şekillenir. Zaten olacağını tahmin ettiğin halde görmezden geldiğin o şeytani gülüş, yanağında bir öpücüğe dönüştüğünde kendine gelirsin!

Sahtesi olmaz, telafisi olmaz, unutturacak kadar kallavi bir şey olmaz…

Gerçek, sadece tüm kabalığıyla başa gelir.

Kapıyı çalmaz, telefon etmez, uyarmaz…

Herkes saklasa da çok alakasız bir şeyi ararken “Ben buradayım!” deyiverir.

Savunulmaz, suçlanmaz, sadece kabullenilir…

Bazen gelişiyle mutlu ettiği de olur, her şeyi ortaya döktüğü de… Ama bohçacı teyzenin getirdikleri ne kadar cici olsa da kimse dağınıklıktan hoşlanmaz.

Gerçeğe kızılmaz, sövülmez, teklif sunulmaz…

Bilsen de hazırlıklı olunmaz. Tüm bunlara rağmen, horlayan koca gibi, bekleten servisçi amca gibi, az seven sevgili gibi, hiç sevmediğin matematik öğretmeni gibidir…

Karanlık etrafını bastığında, onu gördüğünde bütün patavatsızlığına rağmen, huzur verir, güven verir, en azından GERÇEKTİR…

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Neye Programlandık Böyle?

Tek kullanımlık sabır

En Az 1 Spartalı Ve Bengü