Çok yeni başlıklar

Ortadaki fincanı alınca zengin olacağına inanan zihniyet, ortadaki tuvalet kabinini kullanınca ne düşünüyor bunu gerçekten öğrenmek istedim bugün. Hayır yani biliyim de…

İş hayatı bisiklete binmek ya da yüzmek gibi bir şeymiş. Her şeyi unuttum diye düşünürken yeniden başlayınca bir bir aklına geliyor bütün görüp geçirdiklerin. Unutulmuyormuş.

Sadece iş bilgilerin değil, bugüne kadar tecrübe ettiğin her şeyin yararı dokunuyor. İnsanları bir fanustaymışlar gibi izlerken “ben bu filmi daha önce de görmüştüm!” diyebilmek bile muhteşem. Tabi farklı bir ortama girmek güzel ama incelenecek o kadar çok şey varken kaşına gözüne sahip çıkmak lazım. Şaşkın şaşkın bakarken benim gibi yakalanmayınız.

Ama çalışmak… Çalışmaktan sırtına ağrılar girmesi… O ağrıları bir nebze olsun dindirebilmek için garip hareketlere başvurup kendi çapında jimnastik şampiyonu triplerine girmen… Akşam yastığa başını koyunca düşünecek bir şey bulamadan uyuyakalmak vs ne güzel şeydir!

Veee unutmadan Asık Suratlı Servis Şoförleri Konfederasyonu Başkanı ile görüşme talebim var. Kendisine “hepinizin derdi ne?" diye sormak istiyorum.

Yeri gelmemesine rağmen hemen bunu da iliştirivereyim: Kocaman adamlar hoşlandıkları kızlara “prenses” demesinler lütfen. Bu ülkenin, kraliyet sistemiyle yönetilmediği malum... E sıfat da pek sevimli değil ve işe yararlığı pek düşük. Bence artık vazgeçiniz. Saygılar!

Sadece şimdilik bu kadar… :)

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Neye Programlandık Böyle?

Tek kullanımlık sabır

En Az 1 Spartalı Ve Bengü